Thread Rating:
  • 224 Vote(s) - 2.9 Average
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Mustafa Kemal Atatürk 'Biyografi'
#5
ULU ÖNDER ATATÜRK'ÜN SON YILLARI VE ÖLÜMÜ

Atatürk'ün ilk hastalık belirtisi 1937 yılında ortaya çıktı. 1938 yılı başlarında Yalova'da bulundu u sırada, ciddî olarak hastalandı. Buradaki tedavi olumlu sonuç verdi. Fakat tamamen iyileşmeden Ankara'ya yaptı ı yorucu yolculuk, hastalı ının artmasına sebep oldu.

Bu tarihlerde Hatay sorununun gündemde olması da onu yormaktaydı. Hasta olmasına ra men, Mersin ve Adana'ya geziye çıktı. Kızgın güneş altında askerî birliklerimizi teftiş edip tatbikat yaptıran Atatürk, çok yorgun düştü. Ülkü edindi imillî dava u runa kendi sa lı ını hiçe saydı. Güney seyahati hastalı ının artmasına sebep oldu. 26 Mayıs'ta Ankara'ya döndükten sonra tedavi ve istirahat için ıstanbul'a gitti. Doktorlar tarafından, siroz hastalı ı teşhisi kondu. Deniz havası iyi geldi i için, Savarona Yatı'nda bir süre dinlendi. Bu durumda bile ülke sorunlarıyla ilgilenmeye devam etti. ıstanbul'a gelen Romanya kralı ile görüştü. Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. 4 Temmuz 1938'de Hatay Antlaşması'nın yürürlü e girmesi Atatürk'ü çok sevindirip moralini düzeltti.

Temmuz sonlarına kadar Savarona'da kalan Atatürk'ün hastalı ı a ırlaşınca Dolmabahçe Sarayı'na nakledildi. Fakat hastalı ı durmadan ilerliyordu. O'nun hastalı ını duyan Türk halkı, sa lı ıyla ilgili haberleri heyecanla takip ediyor, bütün kalbiyle iyileşmesini diliyordu. Hastalı ının ciddiyetini kavrayarak 5 Eylül 1938'de vasiyetini yazıp servetinin büyük bir kısmını Türk Tarih ve Türk Dil kurumlarına ba ışladı.

Ekim ayı ortalarında durumu düzelir gibi oldu. Fakat, çok arzuladı ı hâlde, Ankara'ya gelip cumhuriyetin on beşinci yıl dönümü törenlerine katılamadı. 29 Ekim 1938'de kahraman Türk Ordusu'na yolladı ı mesaj, Başbakan Celâl Bayar tarafından okundu. "Zaferleri ve mazisi insanlık tarihi ile başlayan, her zaman zaferlerle beraber medeniyet nurlarını taşıyan kahraman Türk ordusu!" sözü ile Türk Ordusu'nun önemini belirtmiştir. Yine aynı mesajda "Türk vatanının ve Türk'lük camiasının şan ve şerefini, dahilî ve harici her türlü tehlikelere karşı korumaktan ibaret olan vazifeni, her an ifaya hazır ve amade oldu una benim ve büyük ulusumuzun tam bir inan ve itimadımız vardır" diyerek Türk Ordusu'na olan güvenini belirtmiştir.

Atatürk 1 Kasım 1938'de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılış töreninde de bulunamadı. Hazırladı ı açılış nutkunu Başbakan Celâl Bayar okudu. Atatürk bu nutkunda ülkenin imarı, sa lık hizmetleri ve ekonomi konularındaki faaliyetleri açıkladı. Bundan başka e itim ve kültür konularına da temas edip gençli in millî şuurlu ve modern kültürlü olarak yetişmesi için ıstanbul Üniversitesi'nin geliştirilmesi, Ankara Üniversitesi'nin tamamlanması ve Van Gölü civarında bir üniversitenin kurulması için çalışmaların yapıldı ını belirtti. Türk Tarih ve Türk Dil kurumlarının çalışmalarından duydu u memnuniyeti açıkladı. Ayrıca Türk gençli inin kültürde oldu u gibi spor sahasında da idealine ulaştırılması için Beden Terbiyesi Kanunu'nun uygulamaya konulmasından duydu u memnuniyeti belirtti. Atatürk, ölümüne kadar memleket meselelerinden bir an olsun uzak kalmamıştı.

Atatürk'ün hastalı ı tekrar şiddetlendi. 8 Kasımda sa lı ıyla ilgili raporlar yayımlanmaya başlandı. Bütün memleketi tekrar derin bir üzüntü kapladı. Her Türk'ün kalbi onun kurtulması dile iyle çarpıyordu. Ancak, kurtarılması için gösterilen çabalar sonuç vermedi ve korkulan oldu. Dolmabahçe Sarayı'nda 10 Kasım 1938 sabahı saat dokuzu beş geçe, insan için de işmez kanun, hükmünü uyguladı. Mustafa Kemal Atatürk aramızdan ayrıldı.
Bu kara haberle, yalnız Türk milleti de il, bütün dünya yasa büründü. Büyük, küçük bütün devletler onun cenaze töreninde bulunmak üzere temsilciler göndererek, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusuna karşı duydukları derin saygıyı belirten mesajlar gönderdiler.

16 Kasım günü Atatürk'ün tabutu, Dolmabahçe Sarayı'nın büyük tören salonunda katafalka konuldu. Üç gün üç gece, gözü yaşlı bir insan seli ulu önderine karşı duydu u saygı, minnet ve ba lılı ını ifade etti.
Cenaze namazı 19 Kasım günü Prof. şerafettin Yaltkaya tarafından kıldırıldı. On iki generalin omzunda sarayın dış kapısına çıkarılan tabut, top arabasına konularak, ıstanbul halkının gözyaşları arasında Gülhane Parkı'na götürüldü. Buradan bir torpido ile Yavuz zırhlısına nakledildi. Büyük Ada açıklarına kadar, donanmamız ve törene katılmak için gelmiş olan yabancı gemilerin eşlik etti i Yavuz zırhlısı cenazeyiızmit'e getirdi. Burada Yavuz zırhlısından alınan cenaze, özel bir trene kondu. Atalarına son saygı görevlerini yapmak üzere toplanan halkın kalbinde derin bir üzüntü bırakarak Ankara'ya getirilmek üzere hareket edildi. Atatürk'ün vefatı üzerine cumhurbaşkanı seçilen ısmet ınönü, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı, bakanlar, Genelkurmay Başkam, milletvekilleri ile ordu ve devlet ileri gelenleri tarafından karşılanan cenaze, Türkiye Büyük Mîllet Meclisi önünde hazırlanan katafalka kondu. Ankara halkı da onun cenazesi önünden saygıyla geçerek son görevini yaptı. 21 Kasım 1938 Pazartesi günü, sivil ve askerî yöneticiler ile yabancı devlet temsilcilerinin hazır bulundu u ve on binlerce insanın katıldı ı büyük bir tören yapıldı. Daha sonra Atatürk'ün tabutu katafalkta alınarak. Etnografya Müzesinde hazırlanan geçici kabre kondu.

Türk milleti daha sonra, bu büyük insana lâyık, Ankara Rasattepe'de bir Anıtkabir yaptırdı. 10 Kasım 1953'te Etnografya Müzesinden alınan Atatürk'ün naaşı Anıtkabir'e getirildi. Burada yurdun her ilinden getirilmiş olan vatan topraklan ile hazırlanan ebedî istirahatgâhına yerleştirildi.

ULU ÖNDER ATATÜRK'ÜN ALDIÐI KIDEM NışAN VE ÜNVANLAR




"Benim gözümde hiçbir şey yoktur, ben yalnız liyâkat âşı ıyım."


Mustafa Kemal Atatürk

- 6 Kasım 1913'de iki yıllık kıdem zammı aldı.

- 29 Ekim 1914'de iki yıllık kıdem zammı aldı.

- 25 Mart 1916'da iki yıllık kıdem zammı aldı.

- 1 Nisan 1916'da iki yıllık kıdem zammı aldı.

- 23 Aralık 1917'de iki yıllık kıdem zammı aldı.

- 25 Ocak 1908'de 5. dereceden "MECıDı NÎşAN" (Abdulmecit zamanında çıkartılmış nişan) ile onurlandırıldı.

- 12 Mart 1913'de Fransız Hükümeti tarafından 'şövalye' derecesi olan "LEJYON DONÖR NlşANI" ile onurlandırıldı.

- 6 Aralık 1913'de 4. dereceden "OSMANÎ NÎşANI" ile onurlandırıldı.

- 17 Ocak 1915'de "ALTIN LıYAKAT MADALYASI" aldı.

- 1 şubat 1915'de 4. dereceden "OSMANÎ NÎşANI" ile onurlandırıldı.

- 15 Temmuz 1915'de "HARB MADALYASI" ile onurlandırıldı.

- 1 Eylül 1915'de "GÜMÜş LıYAKAT-GÜMÜş ÎMTÎYAZ MADALYALARI'yla onurlandırıldı.

- 9 Mayıs 1916'da Avsuturya ve Macaristan Hükümeti tarafından "HARB NışANI" ile birlikte "KRUVA ve MERıT NışANI"nm 3. derecesiyle onurlandırıldı.

- 12 Aralık 1916'da 2. dereceden "MECıDÎ NışANI" ile onurlandırıldı.

- 17 şubat 1917'de Alman imparatoru tarafından 1. dereceden "KILIÇLI PRUSYA KORDONU NışANI" ile onurlandırıldı.

- 1 Nisan 1917'de 2. dereceden "OSMANÎ NışANI" ile onurlandırıldı.

- 9 Eylül 919'da Avusturya ve Macaristan Hükümeti tarafından 2. dereceden "HARB ALÂMETı MERıT ASKERı NışANI" ile onurlandırıldı.

- 23 Eylül 1919'da 1. dereceden "KILIÇLI MEClDÎ NışANI" ile onurlandınldı.

- 29 Aralık 1917'de yine 1. dereceden "KILIÇLI MECÎDÎ NışANI" ile onurlandırıldı.

- 19 Eylül 1921'de Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından "GAZı ve MAREşALLıK" ünvanlanyla onurlandırıldı.

- 27 Mart 1923'de Afganistan Kralı tarafından "LıMER-Î ÂLÂ NışANI" ile onurlandırıldı.

- 24 Kasım 1923'de kırmızı ve yeşil kurdelah "ıSTıKLÂL MADALYASI'yla onurlandırıldı.

- 24 Kasım 1934'de Türkiye Büyük Millet MECLıSı tarafından TÜRKLÜÐÜN EN BÜYÜK SiMGESi Olan "ATATÜRK" soyadıyla onurlandırıldı.

Kar©glan Başağaçlı Raşit Tunca
Smileys-2
Reply


Messages In This Thread
RE: Mustafa Kemal Atatürk 'Biyografi' - by RasitTunca - 07-11-2018, 03:32 AM

Forum Jump:


Users browsing this thread: 2 Guest(s)