Thread Rating:
  • 19 Vote(s) - 3 Average
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Abdest de El ve Ayak Parmaklarının Arasını Hilallemek Sünnetmidir?
#1
Dini-1 
   

Abdest de El ve Ayak Parmaklarının Arasını Hilallemek Sünnetmidir?


    Abdest alırken parmak aralarını hilallemek şart mıdır?Parmak aralarını hilallemeden alınan abdest kabul olur mu?

Abdest alırken parmak aralarınını hilallemek abdestin sünnetlerindendir.Yani sünnet olması demek yapıldığı taktirde sahibini mükafatlandırır, terk edildiği taktirde de sahibini kınanmayı gerektirir demektir.

Abdestte el ve ayak parmaklarının hilallemek suyun el ve ayaklara tamamen ulaşmasını sağlar ki,iğne ucu kadar yer bırakmadan elleri ve ayakları yıkamak farzdır.Hatta geniş olan yüzüğü oynatmakta gerekir.dar olan yüzüğü de suyun ulaşmasına mani olacağı için çıkarmak gerekir.

Abdest alırken parmak aralarını hilallemek ile alakalı Peygamber Efendimiz(s.a.v.)" Kimki parmak aralarını hilallemeyi terk ederse, kıyamet günü parmakları ateşle hilallenir" buyurmuştur.

Parmaklan hilâllamakdır. Yâni iki elinin ve iki ayağının parmaklarını üçer kere yıkadıktan sonra hilâllamakdır. İki ellerde hi-lâllamanın keyfiyeti, ikisinin parmaklannı birbirine kenetlemektir ayakta hilallemenin keyfiyeti; sol elinin küçük parmağı ile sağ ayağının altından ve küçük parmağından başlayıp sıra ile sol aya­ğının küçük parmağında hilâllemeyi bitirmektir.

Parmaklarınızın arasını hilalleyin ki Allah-u Teala onların arasını ateşle hilallemesin. (Ahmed ibni Hanbel, el-Müsned no: 1783, 6/256) Bu hadisi nasıl anlamalı?
Böyle hadis var ama fıkıh kitaplarında parmak araları hilallemek sünnet yazıyor. Nasıl anlamalıyız bu hadisi?
Bazen el parmaklarını hilallemeden abdest alıyoruz böyle olur mu?
Ayak parmakları da tamamen yapışık değil ama çok da ayrık değiller hafif yapışıklar. Suyun gidip gitmediğini anlamıyorum hilallemek farz mı olur?
Hatta bazı insanlar elleri ile ayaklarını hiç ellemeden ayağı musluktan akan suya tutup çıkarıyor böylece abdest olur mu?

- Soruda verilen kaynakta (no: 1783, 6/256), söz konusu bilgiye rastlayamadık.

- Müsned’de, soruda yer alan hadisin ikinci cümlesine rastlayamadık. Orada yalnız “El ve ayakların Parmaklarını hilalleyin.” (İbn Hanbel, hno: 2604),  “Abdest alırken Parmaklarını hilalle!” (İbn Hanbel, hno:16381) manasındaki ifadeler vardır.

- Soruda geçen rivayetin kaynağı için bk. Sünenu’d-Darekutni, no: 317, 318.

Bilindiği üzere “hilallemek”, parmakların arasını aralayıp yıkamak ve kuru kalmasına imkân vermemek anlamına gelir.  Ayet veya hadislerde yer alan bu tür ifadeler terğib veya terhibe (teşvik veya sakındırmaya) yönelik bir irşat üslubudur. İşin mahiyeti farz veya sünnet olması bir şey değiştirmez. Önemli olan etkileyici bir üslupla muhatapları ikaz etmek ve konuya dikkati çekmektir.

- Mesela, sahih bir hadiste “Ateşten dolayı ökçelerin vay haline!” (Ahmed b. Hanbel, hno: 6911) diye ifade edilmiştir.

Burada ökçelerin/topukların hepsinin ateşte yanacağı ifade edilmemiştir. Ancak ateşte yanacak olanların topukları da yanacaktır. Hadiste. “Cehenneme girenlerin ateşte yanan (diğer organları gibi) topuklarının da vay haline.” denilmiştir. Yalnız konu abdest alırken, ökçelerini, topuklarını dikkatlice yıkamayan, onu kuru bırakanlara bir uyarı olsun diye “Ateşten dolayı ökçelerin vay haline!” ifadesi mutlak olarak kullanılmıştır ki, herkes kendine düşen dersini alsın.

- Bunun gibi, sorudaki hadiste de, parmakların arasını kuru bırakanları uyarma adına  bir ifade kullanılmıştır. Buradaki ifade de umumi değil, mutlaktır. “Parmaklarının arasını hilallemeyen herkes cehennem gider” anlamında değil, “Cehenneme giden herkesin parmaklarının arasına da ateş girer.” demektir. Burada abdest alırken parmak aralarına da dikkat etmeleri için insanlar -etkin bir üslupla- uyarılmıştır.

Bu her iki hadiste de hakikatin ortak paydası şudur:

“Abdest organlarında kuru bir yer kalırsa abdest sahih olmaz. Abdesti sahih olmayanın namazı da sahih olmaz. Eğer Allah’ın affı yetişmezse namazı sahih olmayanın cezası ağır olur.”

Fıkıh kitaplarında “hilallenmenin sünnet olduğuna dair bilgiler” bu hadisin ifadesine aykırı değildir. Çünkü, bunu yapmayan herkesin parmak aralarının kuru kalması söz konusu değildir.

- Biz İslami hükümleri, doğrudan ayet ve hadislerden alacak durumda değiliz. İhata-i ilmimiz, tetebbuatımız buna kifayet etmez. Bu sebeple, biz bu hükümleri İslam alimlerinin fıkıh kaynaklarında ortaya koydukları bilgilerden öğreneceğiz.

- El ve ayak parmaklarının arasını hilallemek dört mezhebin ittifakıyla -farz-vacip değil-, sünnettir. (bk. V. Zuhayli, el-Fıkhu’l-İslami, 1/347)

Buna göre, soruda yer alan (parmakların hilallenmesi, abdest organlarının delki/ ovalanması gibi) soruların cevabı da bu ve benzeri kaynakların verdiği bilgilerdir.

Bununla beraber, hasta olmayanların bu önemli sünnetlere riayet etmeleri elbette çok önemlidir.

Abdestin sünnetleri

Sual: Abdestin sünnetleri nelerdir?
CEVAP
Bazıları şunlardır:
1- Abdeste başlarken, Besmele okumak.

2- Elleri, bilekleri ile beraber, üç kere yıkamak.

3- Ağzı, ayrı ayrı su ile, üç kere yıkamak.

4- Burnu, ayrı ayrı su ile, üç kere yıkamak.

5- Kaş, sakal ve bıyık altındaki görünmeyen deriyi, yüzü yıkarken ıslatmak.

6- Yüzünü yıkarken, iki kaşın altını ıslatmak.

7- Sakalın, sarkan kısmını mesh etmek.

8- Sakalın, sarkan kısmını sağ elin yaş parmaklarını tarak gibi sokarak hilallemek.

9- Dişleri bir şey ile ovmak, temizlemek.

10- Başın her tarafını bir kere mesh etmek.

11- İki kulağı bir kere mesh etmek.

12- El ve ayak parmaklarının arasını hilallemek.

13- Enseyi üçer bitişik parmaklarla, bir kere mesh etmek.

14- Yıkanacak yerleri, üç kere yıkamak.

15- Yüzü yıkarken abdeste kalb ile niyet etmek.

16- Tertibe riayet etmek. Yani uzuvları sıra ile yıkamak.

17- Delk etmek, yani yıkanan yerleri ovmak.

18- Muvalat. Yani her uzvu birbiri arkasından yıkarken başka işle uğraşmamak.

Sünneti terk
Sual: Bir özürden dolayı abdestin bir sünnetini terk etmek caiz mi?
CEVAP
Özür varsa caizdir.

Sadece farzlarını yapmak
Sual: Abdestin sadece farzlarını uygulasak mekruh olur mu?
CEVAP
Evet, zaruretsiz öyle yapılırsa mekruh olur. Sünnetlerini de yapmalıdır. Mesela her organı bir iki kere yıkamak mekruhtur. Üç kere yıkamak sünnettir. Bir keresi farzdır.

Abdest ve gusülde niyet
Sual: Abdest veya guslederken niyet, eli yıkarken mi yoksa yüzü yıkarken mi yapılır?
CEVAP
Her ikisi de olur, burnu yıkarken de, ağzı yıkarken de olur. Niyet edilmese bile Hanefi’de abdest ve gusül yine sahih olur.

Niyet nedir?
Sual: Gusül ve abdestte niyet, kalben etmek mi yoksa ne yaptığını bilmek midir?
CEVAP
Kalben niyet etmektir, bilmek değil sadece.

Abdestin ilk sünneti
Sual: Abdestin ilk sünneti nedir?
CEVAP
Helâya girerken ve abdeste başlarken Besmele çekmektir.

Ağza ve burna su vermek
Sual: Abdestte, ağza ve burna su vermek, dört mezhepte de, sünnet midir?
CEVAP
Hanbelî mezhebinde farz, diğer üç mezhepte sünnettir. (Mezahib-i Erbea)

Su tasarrufu için
Sual: Su tasarrufu için, abdestte uzuvları birer kere yıkamak uygun olur mu?
CEVAP
Hayır. Su çok azsa, su bulma imkânı da yoksa o zaman bir kere yıkamak caiz olur.

Parmakları hilallemek
Sual: Şir’at-ül İslam tercümesinin 95. sayfasında, (El parmaklarının arasını hilallemek sünnet, ayak parmaklarını hilallemek ise farzdır) deniyor. Bu yanlış değil mi?
CEVAP
Evet, yanlıştır. Şir’a şerhinde, bunun gibi başka hataların da olduğunu, daha önceki yazılarımızda bildirmiştik. Muteber kitaplarda deniyor ki:
Abdestte, el ve ayak parmaklarını hilallemek, müekked sünnettir. (Redd-ül-muhtar, F. Hindiye, M. Erbea, Dürer ve Gurer)

Abdestte sıra
Sual: Bazı kimseler abdestte, yüzlerini yıkadıktan sonra başa mesh yapıp sonra kolları yıkıyorlar. Sünnet şekli yüzü, sonra kolları yıkamak, sonra başa mesh etmek değil midir?
CEVAP
Evet Hanefi’de o sıra ile yıkamak sünnettir. Şafii’de ise farzdır. Bütün din kitapları böyle yazar. Kur’an-ı kerimde abdest âyetinin meali şöyledir:
(Ey inananlar, namaza kalktığınızda yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi, başlarınızı meshedip topuk kemiklerine kadar ayaklarınızı yıkayın.) [Maide 6]

Abdestin âyetteki sıraya göre alınacağı hadis-i şeriflerde de bildirilmiştir. Birinin meali şöyledir:
(Hazret-i Osman abdest alırken, üç defa ellerini yıkadı; sonra üç defa ağzını ve burnun içini; sonra üç defa yüzünü; üç defa dirseklerine kadar sağ ve sol kolunu yıkadı; sonra da başının tamamını meshedip üç defa sağ ayağını, üç defa sol ayağını topuklarına kadar yıkadı. Sonra, “Resulullah böyle abdest alıyor” dedi.) [Buhari, Müslim, Ebu Davud, Tirmizi]

Boğazı mesh etmek
Sual: Abdestin sünnetleri sayılırken boynu mesh etmek tabiri geçiyor. Boyun mesh edilirken ense ve boğaz da mesh edilir mi?
CEVAP
Ense mesh edilir, boynun yanları mesh edilir, fakat boğazı mesh etmek bid’attir.

Boynu mesh etmek
Sual: Boynu mesh etmek bid’at mi?
CEVAP
Boynu mesh etmek, bid’at değil sünnettir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
Resulullah, başının tamamını, kulaklarının da iç ve dış kısımlarını mesh ederdi. (Tirmizi, Ebu Davud)

Boynu meshetmeye müstehap diyenler var ise de, el-Bahr ve diğer kitaplarda sünnet olduğu bildirilmiştir. Gırtlağı mesh etmek ise bid’attir. (Redd-ül-muhtar)

Yine Nimet-i İslam kitabının abdestin sünnetlerinin on altıncısında diyor ki:
(Baş ve kulaklardan sonra, iki elin arkası ile boynu mesh etmek.)

Boynu meshetmenin sünnet olduğu bütün fıkıh kitaplarında vardır.

Kaşın altını ıslatmak
Sual: S. Ebediyye’de, (Yüzü yıkarken, iki kaşın altını ıslatmak sünnettir) ifadesi geçiyor. Kaşın altından maksat, kaşlarla göz kapakları arası mıdır?
CEVAP
Hayır, kaşların dipleri demektir.

Abdestte protezi çıkarmak
Sual: Protez dişi her abdestte çıkarıp takmak zor oluyor. Abdest alırken çıkabilen protez dişleri çıkarmadan alınan abdest, sahih midir?
CEVAP
Evet, sahihtir.

İkinci küçük parmak
Sual: S. Ebediyye’de (Ağzı yıkarken misvak bulunmazsa, fırça da kullanılabilir. Bu da yoksa, sağ elin baş parmağını sağ yandaki dişler üzerine, ikinci küçük parmağını sol dişler üzerine üç kere sürerek temizlemelidir) deniyor. İkinci küçük parmak hangisidir?
CEVAP
İslam Ahlakı kitabında, (Misvak bulamayan, baş parmak sağ, şehadet parmak sol taraftan ağza sokularak, dişler ovalanır) deniyor. (s. 374)

Demek ki şehadet [işaret] parmağına, ikinci küçük parmak da deniyor.

Abdestte üç kere yıkamak
Sual: Abdestte her uzvu üç kere yıkarken, ayakları bir kere yıkıyorum, su akarken kalbimizden üç kere saymak veya suyun altında üç kere yıkayacak kadar zaman tutmak yetmiyor mu?
CEVAP
Kalbden üç kere saymakla, suyun altında çok tutmakla olmaz. Ayrı su ile, yani suyun altından çekerek veya musluğu kapatarak, üç kere yıkamak gerekir. Tam İlmihâl’de, (Yıkanacak yerler, üç kere yıkanır. Her birinde, uzvun her yeri ıslanmalıdır. Üç kere su dökmek değil, üç kere tam yıkamak sünnettir) deniyor. Yıllarca bir kere yıkamaya alışmış olmak, o işin doğru olduğunu göstermez. (Bildiği gibi yapmayan, yaptığı gibi inanmaya başlar) denmiştir. Bunun için Hazret-i Ömer, (Dininizi doğru öğrenip, buna uygun yaşayın! Yoksa yaşadığınızı din zannedersiniz) buyuruyor. Böylece insan, doğru din bilgilerine yanlış diye itiraz eder. Şu hâlde alışkanlığımıza değil, kitapların yazdığına uymalıyız.

Sünneti terk etmemeli
Sual: Abdestte ayakları bir kere yıkayanlar oluyor. Üç kere yıkamak sünnet değil mi? Sünnet niye terk ediliyor?
CEVAP
Sünneti kasten terk etmeyip alıştıkları için öyle yapıyorlar. Hazret-i Ömer’in, (İnandığı gibi yaşamayan, yaşadığı gibi inanmaya başlar. Dininizi doğru öğrenip, buna uygun yaşayın! Yoksa yaşadığınızı din zannedersiniz) sözü böylece gerçekleşmiş oluyor. Ayağını bir kere yıkamaya alışan kimse, sünnet şeklini bir kere yıkamak zannediyor.

Bunun gibi, abdestte başın dörtte birini mesh etmeye alışan kimse, kaplama meshin sünnet olduğunu düşünemiyor. Bu müekked sünneti, her abdestte terk etmiş oluyor. Türkiye’de kaplama meshi yapan çok az kişiye rastlarız. Başın dörtte birini mesh etmeye alışıldığı için, sünnetin terk edilmesi hiç yadırganmıyor.

Şâfiîlerden bazıları, abdestte başlarını tek parmakla mesh ediyor, sadece farzı yapmakla yetiniyor. Hâlbuki başın tamamını mesh etmek, Şâfiî'de de sünnettir. Mâlikî'de ve Hanbelî'de başın tamamını mesh etmek farzdır. Her mezhepte sünnet olsa bile, sünneti zaruretsiz, mazeretsiz terk etmek yanlış olur.

Ta’dil-i erkân yani kavme ve celsede Sübhanallah diyecek kadar hareketsiz durmak, Hanefî'de vacib, diğer üç mezhepte farzdır. Daha fazla durmak ise sünnettir. Farz ve vacib ile yetinilmekte, sünnet burada da terk edilmektedir. Buralarda da, bir rükün yani üç kere Sübhanallah diyecek kadar durmalı, sünneti terk etmemelidir. Bir hadis-i şerif:
(Unutulmuş bir sünnetimi meydana çıkarana yüz şehit sevabı vardır.) [Hâkim]

Sual: Abdest alırken, yıkanması gereken uzuvları üç defa yıkamak şart mıdır?
Cevap: Abdest alırken, yıkanacak uzuvları, üç kere yıkamak sünnettir. Her birinde, uzvun her yeri ıslanmalıdır. Abdest uzuvlarını, üç kere su dökmek değil, üç kere tam yıkamak sünnettir. Üçten fazla yıkamak mekruhtur. Şaşırarak üçten fazla olursa, mekruh olmaz.

Sual: Abdest alırken, başı, kulakları ve enseyi meshetmenin hükmü nedir ve nasıl yapılır?
Cevap: Başın her tarafını, iki kulağı ve enseyi, üçer bitişik parmaklarla, bir kere mesh etmek abdestin sünnetlerindendir. Bu üçünü birlikte yapmak için, iki el ıslatılıp, iki elde de, üç bitişik ince parmak birbirine yapıştırılıp, iç tarafları, başın önünde, saçların başlangıcına konmak üzere iki el başa konur. İki elin bu üç parmağının uçları, birbirine dokunmalıdır. Baş ve şehadet parmakları ve avuç içleri havada olup, başa dokunmaz. İki el, arkaya doğru çekilerek, üçer parmak, başı mesh eder. Eller, arkadaki saç kenarına gidince, üçer parmak, baştan ayrılıp, iki elin avuç içleri, başın yan tarafındaki saçlar üzerine yapıştırılıp, arkadan öne çekilerek, başın yan tarafları mesh edilir. Sonra şehadet parmakları kulakların iç tarafına ve başparmakların iç yüzü, kulak arkasına konup, kulaklar yukarıdan aşağı mesh edilir. Sonra, diğer üç parmakların dış yüzleri enseye konup, ensenin ortasından, iki tarafına doğru çekilerek mesh edilir.

Sual: Abdest bahsinde geçen Tertib, Delk ve Müvâlât ne demektir?
Cevap: Tertib; abdestte yıkanacak yerleri sıra ile yıkamaktır. Delk; yıkanan yerleri ovmaktır. Müvâlât; her uzvu, birbiri arkasından yıkayıp ara vermemektir. Delk ve muvalat, Hanefi mezhebinde sünnet, Maliki mezhebinde ise farzdır.

Sual: Abdest alırken niyet etmenin hükmü nedir ve abdestte niyet ne zaman yapılır?
Cevap: Hanefi mezhebinde, abdest alırken yüzü yıkayacağı zaman, kalp ile niyet etmek sünnettir. Diğer üç mezhepte, abdestte niyet farzdır. Maliki mezhebinde, abdeste başlarken veya yüzü yıkarken, Şafii mezhebinde ise, yüzü yıkarken niyet edilir. Niyet, kalp ile yapılır. Ağız ile de niyet etmeye; sünnettir, müstehabtır veya bidattir denildiği İbni Abidînde yazılıdır. Sünnettir veya bidattir denilen bir şeyi yapmamak lazım olduğu, Berîka, Hadîka ve İbni Âbidînde bildirilmektedir. Bunun için, ağız ile de niyet etmemelidir.

Sual: Abdest alırken, abdest uzuvlarını, belli bir sıra ile yıkamanın hükmü nedir?
Cevap: Abdest alırken, abdest uzuvlarını bildirilen sıra ile yıkamaya tertip denir. Abdest uzuvlarını, sıra ile iki eli, ağzı, burnu, yüzü, kolları, başı, kulakları, enseyi ve ayakları yıkamak ve mesh etmektir. Tertip, Hanefi ve Maliki mezhebinde sünnet, Şafii mezhebinde ise farzdır.

Sual: Abdest alırken, el ve ayak parmaklarının arasını da açıp yıkamak gerekir mi?
Cevap: Abdest alırken el ve ayak parmaklarının arasını tahlil etmek, yıkamak sünnettir. Ayak parmaklarını tahlil için, sol elin küçük parmağı sağ ayağın küçük parmağından ve sonra, sol ayağın büyük parmağından başlayarak, ayak parmakları arasına, sıra ile, alt taraftan sokulur ve böylece parmak araları tahlil edilmiş, yıkanmış olur.

Sual: Abdest alırken ağza üç defa su vermenin hükmü nedir?
Cevap: Abdest alırken ağzı, ayrı ayrı su ile, üç kere yıkamaya Mazmaza denir ki sünnettir.

Sual: Abdestte başın tamamını mı yoksa dörtte birini mi mesh etmek gerekir mi?
Cevap: Başın her tarafını, bir kere mesh etmek, Hanefi, Şafii mezheplerinde sünnettir, Maliki mezhebinde ise farzdır.







Signing of RasitTunca
[Image: attachment.php?aid=107929]
Kar©glan Başağaçlı Raşit Tunca
Smileys-2
Reply


Forum Jump:


Users browsing this thread: 1 Guest(s)