08-17-2018, 10:15 AM
Uygur Hakanlığı
Uygur Kağanlığı (Çince: 回纥), 742 - 840 yıllar arasında varlığını sürdüren Türk Kağanlığı. Uygur soylularının yönetimi altında oluşmuş bir kabileler federasyonuydu.
Uygur Devleti
Çin kaynaklarında haesoqq, Vei-hoooh, Hui-ho, Hueu-hu, Wei-wu vb. şekilde görülen Uygur adının anlamı 974'te yazılan Çince bir eserde şahin süratiyle dolaşan ve hücum eden şeklinde açıklanmaktadır. Fakat bunun bir yakıştırma olduğu bellidir. Etimolojik olarak Uygur adının uy (takip etmek)+gur (Salgur gibi) tarzında ortaya çıktığı ileri sürülmüş ise de, o tarihlerde kullanılan Türkçe'de de "takip etmek" manasındaki eylem kökünün "ud-" biçiminde olduğu antitezinden hareketle sözcüğün oy (oymak, baskı yapmak) + gur ve kuvvetli bir olasılıkla uy (akraba, müttefik)+ gur şeklinde türediği savunulmaktadır. Nitekim tarihsel süreçte ortaya çıkan "On Uygur" federatif adının "On Müttefik" manasına kullanılmış olma olasılığı tarihsel gerçeklik açısından ağır basar.
Uygur adıyla ilgili bir diğer mes'ele ise İslam kaynaklarında her zaman ve Çin kaynaklarında bazen kendilerine verilen Dokuz Oğuz adının kökeni ve ne şekilde ortaya çıktığıdır. Aslında Uygurlar'dan ayrı bir budun (boylar birliği, ulus) olan dokuz Oğuzlar, Göktürk siyasî otoritesinin dayandığı topluluk idi. Bu anlamda ayrı bir etnik yapı oluşturmayıp bizâtihî Türk budununu oluşturan boylara verilen isimdi.
Zaten Çin kaynaklarında kendilerinden Türklerin dokuz kabilesi, Göktürkler'den ise "dokuz kabilenin Türkleri" diye bahsedilmesi; nitelik yönünden benzerliği ortaya koymaktadır. İşte bu Dokuz Oğuz boylarına -başka bir deyişle- dokuz adet Oğuz boyuna, dokuz oymaktan oluşan- Uygur boyunun eklenmesiyle "On-Uygur" denilen siyasal birlik ortaya çıkmıştır ve böylece Uygur adı ile Dokuz Oğuz adı birlikte ve bazen karıştırılarak kullanıla gelmiştir.
Kuruluş Dönemi
Orhun Irmağı kıyısında başkenti Ordu-balık kentini kuran ilk Uygur Kağanı Kutluk Bilge Kül iki yıllık bir hükümdarlıktan sonra 747'de öldü. Yerine oğlu Moyen-çor(747-759) kağan oldu. Moyen-çor'un etkinliklerini Orhun-Selenga ırmakları arasındaki Şine-usu Gölü yakınında diktirdiği "bengü taş"'tan izlemek mümkündür. Buna göre öncelikle aralarında hep yakın ilişkiler olan Dokuz Oğuz boylarını derledi. Ardından Orhun-Ötüken bölgesinin etrafında konan göçen ve Türkçe konuşan boyları denetimi altına alma politikası gütmeye başladı. Bu çerçevede, kuzeyde Yenisey Irmağı havalisindeki Kırgızlar'la, Altay Dağları ile Tanrı Dağları arasında bulunan Karluklar ve onlara yardım eden daha batıdaki Türgişler'le, Yenisey, Obi ve İrtiş ırmakları arasında bulunan Basmıl, Dokuz Tatar ve Çikler'le savaşmış, bunların tamamını kendi kağanlığına bağlamıştır. Bu arada savaştığı boylar arasında belirtilen Sekiz Oğuzlar'ın Göktürkler'in etrafa dağılma sürecine giren asal budunu olma olasılığı yüksektir. Böylece Türk soylu boy ve budunları denetimine alan Moyen-çor Uygur Kağanlığını sağlam temellere oturtmuş bulunuyordu.681-744 yıllar arasında faaliyet göstermiş bir Türk devletidir.
Gelişme dönemi
Uygurlar'ın Orta Asya politik sahasında etkinleşmesi yüzyılın ortalarına doğru tırmanan Arap-Çin rekabetiyle ilintilidir. Taraflar kozlarını 751 yılında Talas Irmağı kenarında yapılan savaşla paylaşmışlar, Karluklar'ın da desteğini alan İslam kuvvetleri Çin ordusunu dağıtmıştır. Çin'in, Göktürk Kağanlığı'nın çöküşü ile yayılma ve nüfus etme olanağı bulduğu Tarım Havzası'nı (Bugünkü Doğu Türkistan) tamamen boşaltmasına -bu boşluğu Uygurlar doldurdu; bütün Tarım Havzası Uygur kontrolüne girdi- yol açan bu yeni durum, Çin'de sonu gelmez olaylar çıkmasına sebep olmuştur. Bu olayların en önemlisi Soğu kökenli olup-annesi Göktürk-, Çin ordusunda etkin pozisyonda bulunan An-lu-şan adındaki bir komutanın 200 bin kişilik bir kuvvetle Çin başkentleri Lo-yang ve Çang-an'ı zaptetmesiydi. Moyen-çur, Tang imparatoru (o dönemde Çin'i yöneten hanedan) Su-tsung]'un yardım çağrısına olumlu yanıt verdi. Çin'e giren Moyen-çor başkentleri geri almakta zorlanmadı. Bunun Çin'e maliyeti hiç de azımsanamayacak derecedeydi: 20 bin top ipek ve hatun adayı bir prenses.
Gerileme ve Çöküş
Alp Kutluk Bilge ve ardılları olan ve neredeyse tamamı Ay Tengri'de kut ya da ülüg bulduklarını belirten adlar taşıyan kağanlar döneminde Tibetliler'in Çin'e baskısı iyice arttı. Üstelik bu kez Beş-balık havalisine hakim olan Şa-to Türkleri ile de ittifak kuran Tibetliler, Uygurlar'ın Çin ile aralarında kurduğu ticari, siyasî ve askerî dengeleri sarsmaktaydı. Hattâ bazı kağanların devrilmesinde Tibetliler'in Çin'e yaptıkları akınların önlenememesi etkili oluyordu. Bir ara Ediz boyundan Kutluk Kağan döneminde (795-805) refah ve huzur seviyesine çıkıldıysa da Tibetliler'in Doğu Türkistan'a sızmaları ve Kırgızlar'ın kuzeyden baskıları devletin sonunu getirdi. Maniheizm'nin gittikçe yaygınlaştığı anlaşılan ve toplum yapısı iyice değişen Uygurlar'ın hemen yanıbaşında bulunan, göçebe savaşçı özelliklerinden hiçbir şey kaybetmemiş olan Kırgızlar; 840 yılında Ordu-balıg'ı basarak son Uygur kağanı Ho-sa'yı öldürdüler, ahaliyi kılıçtan geçirdiler. Ötüken'de devletleri yıkılan Uygurlar, yurtlarını terk ederek Karluk ülkesine (Çungarya), Kan-çou'ya ve yoğun bir şekilde İç Asya/Tarım havzası'na göç ettiler
Kültür
Türk boyları arasında tarım toplumunun ilk örnekleri bu dönemde görülür. Tarım yapabilmek için şehirler kurulmuştur. Göçer hayatın izin vermediği kültür birikimi sağlanmıştır.[3] Günümüz Türk devletlerine varan birçok özellik ilk olarak Uygurlarda görülür.[4] İbn FadlanDönemin seyyahlarında Uygur kültürünün zenginliğinden bahsedilmiş, birçok dinin bir arada yaşaması betimlenmiştir. Türklerin ata dini olan tengricilik ile budizm, maniheizm, nesturi hristiyanlık bir arada ve problemsiz şekilde yaşamaktaydı.[5] Devlet özellikleri açısından Çinlilerce ilginç bulunup, incelemek için elçiler yollanıyordu. Budizme geçiş de Çinli elçiler vasıtasıyla olmuş, Uygurlar diğer kültürler altında ezilmemek için dünyada pek kabul görmeyen maniheizmi tercih etmiştir. Sonunda budist yoğunluklu, diğer dinlerin de rahat yaşandığı bir devlet ortaya çıkmıştır.[6][7] İlk hukuk, sivil örgütlenme, vergi, spor, müzik terimler bu dönemde ortaya çıkmıştır. Bozkır hayatının anarşik yapısına karşılık Uygurlarda hoşgörü ve refah içinde yaşanıyordu.[8] Bu özellikler o dönemden kalan binlerce hukuk, sivil ve devlet yazmalarında görülebilir.
Hükümdarlar
Kutluk Bilge Kül Kağan (Gulipeilo, Guli-pei-lo veya Ku-tu-lu Pi-Chia Chüeh Ko-han) (744-747), Tang Hanedanı tarafından kendisine gä Kül Qağan) (747-759) Gulipeilo'nun birinci oğlu Moyunçor Kağan,
Tengri Kağan (Tängri Qağan) (759-779) Gulipeilo'nun ikinci oğlu Bögü Kağan,
Tengri Kağan 762 yılında Mani (یین مانی Āyin e Māni; 摩尼教, Móní Jiào) dinine dönmüş, daha sonra yeğeni Tun Bağa Tarkan tarafından öldürülmüştür.
Alp Kutluk Bilge Kağan (Alp Qutluğ Bilgä Qağan) (Tun Bağa Tarkan) (779-789), 788 yılından sonra Çinliler Uygurlara Huihe (回紇 huíhé) yerine Huigu (回鶻 huígu) ismini vermişlerdir,
Külüg Bilge Kağan (Külüg Bilgä Qağan) (789-790) Alp Qutluğ'un birinci oğlu,
Kutluk Bilge Kağan (Qutluğ Bilgä Qağan) (790-795) Alp Kutluk'un ikinci oğlu, yaşı küçük olduğundan ülkeyi general Kutluk yönetmiştir.
Ay Tengride Ülük Bulmış Alp Kutluk Bilge Kağan (Ay Tängridä Ülüg Bulmıš Alp Qutluğ Uluğ Bilgä Qağan) (795-805),
Ay Tengride Kut Bulmış Alp Külük Bilge Kağan (Ay Tängridä Qut Bulmıš Külüg Bilgä Qağan) (805-808),
Ay Tengride Kut Bulmış Alp Bilge Kağan (Ay Tängri-dä Qut Bulmıš Alp Bilgä Qağan) (808-821),
Gün Tengride Ülük Bulmış Alp Küçlük Bilge Kağan (Kün Tängridä Ülüg Bulmıš Alp Küčlüg Bilgä Qağan) (821-824),
Ay Tengride Kut Bulmış Alp Bilge Kağan (Ay Tängridä Qut Bulmıš Alp Bilgä Qağan) (Kasar Tegin) (824-832),
Ay Tengride Kut Bulmış Alp Külük Bilge Kağan (Ay Tängridä Qut Bulmıš Alp Külüg Bilgä Qağan) (832-839) yardımcısı Kürebir'in batı'dan gelen Şato üç Türk boyları ile işbirliği yaptığını duyunca intahar etmiştir, ayrıca 839 yılında çok sert kış olmuş hemen hemen tüm hayvan sürüleri yok olmuş, Uygurların yaşam koşulları çok zorlaşmıştır.
Wuzong (Luji Qasar) + General Külüg Bağa (839-840).[9]
Orhun kitabelerinde, ilk defa, 717 yılındaki ayaklanmalar münasebetiyle zikredilen Uygurlar Çin kaynaklarında adlarının türlü şekilleri ile anılmışlardır: Hoei-ho, Vei-ho, Hui-ho, Huei-hu, Wei-wu vb. Uygur adının manası, 974'de tamamlanan Çince Kiu Wu Tai adlı eserde "şahin sür'ati ile dolaşan ve hücum eden" diye açıklanmaktadır. Di er taraftan, kelimenin etimolo-gique olarak "uy (takip etmek) + gur" tarzında (Sal-gur gibi) meydana geldi i ileri sürülmüş ise de, o tarihlerde Türkçede "takip etmek" manasındaki fiil kökünün "ud+" oldu u belirtilerek, Uygur adının "Oy (oymak, baskı yapmak)+gur" çeklinde açıklanabilece i veya daha kuvvetli bir ihtimal ile bu adın Türkçe "Uy(akraba, müttefık)+gur" olabilece i ve dolayısiyle "On-Uygur" deyiminin de "10 müttefik" manasında olması gerekti i bildirilmektedir. Çin kaynaklarında Asya Hunları'ndan indikleri bildirilen Uy-gurlar bir menşe efsanesine göre ataları Hun hükümdarının kızı ile bir kurttan türemiştir. Tabgaçlar devrinde (386-534) Kao-kü (Kaoche) adı ile görünmekte olup, 5. asrın 2. yarısında bir beylik kuran Uygur toplulu u o tarihlerde, bütün Yukan-Orta Asya'yı kapladı ı anlaşılan Töles'lerin bir kısmını meydana getirmiştir ki, I. Gök-Türk hakanlı ı ça ında bu durumu muhafaza ediyor ve o zaman Selenga ırma ı etrafında oturuyorlardı. 7. asrın ilk çeyre inde 6 kabileden kurulu Sir Yen t'o birli ine katılmışlar sonra P'u-ku, Tongra, Bayırku, Ediz ve Po-si adlarındaki 5 kabilesi de Uygurlar ile "ittifak ederek" hepsi "Uygur" adını almışlardır. Beyleri "Erkin" ünvanını taşıyordu. Bu sırada 50 bin savaşçı çıkardıkları bildiriliyor. I. Gök-Türk hakanlı ının çöküntüye do ru gitti i yıllarda böyle görünen Uygur beyli i Er-kin T'e-kien tarafından idare edildi. Ölümü üzerine yerine o lu P'u-sa geçirildi. Tarduç başbu u (I-nan?) ile işbirli i yaparak Kagan Kei-li'nin o lu kumandasındaki Do u Gök-Türk ordusunu ma lüp eden (630'a do ru) P'u-sa zamanında Uygurlar kuvvetlenmiş, bilhassa, P'u-sa'nın annesi Vu-lo-hun'un ciddili i ve töre hükümlerini uygulamaktaki titizli i sayesinde beylik tamamen nizama girmişti. O zaman "Erkin" yerine "ıl-teber (el-teber, Çincede Ch'i-li-fa ~ K'i-li-fa ~ Sse-li-fa ~ H?ie-li-fa ~ Hie-li-fa) ünvanı kullanılma a başlandı. Merkezi Tola nehri havalisinde olan îl-teber T'u-mi-tu, Tar-duş'ların arazisini alarak ve "9 O uz" boylarını kendine ba layarak ("On-Uygur") ülkesini genişletti, sonra güneye Huang-ho'ya kadar varan bir akın yaptı ve neticede "Ulug îl-teber" olarak Çin imparatoru tarafından tanındı (646); sonra ülkesini, Gök-Türk tarzında teşkilatlandırdı. Çin tarafından baskı altına alınmak istenen ve sonunda Çin'in tahriki ile öldürülen Tu-mi-tu(648 )'nun o lu P'o-yun, On-ok'lar "kagan"ı Ho-lu karşısında üstünlük kazanarak Taşkent yakınlanna kadar ilerledi (656). Ondan sonra yerine geçen kızkardeşi zamanında gittikçe zayıflayan Uygur beyli i nihayet ılteriş Kagan tarafından Gök-Türklere ba landı. Anlaşılıyor ki, Kapgan ve înel zamanındaki isyanlarda da ılan O uz birli ini toplayarak yine bir tlte-berlik durumuna giren Uygur boyu 740'larda Hakanlı ın Yabgu'lu u haline gelmişti
745'de, Gök-Türk iktidannı yıkarak, Ötüken'de devlet kuran Uygurlar şu 9 urug'dan meydana gelen bir birlik idi: Yaglaqar\yaglakır - hakan uru u (ihtimal yagıla + qır=düşman ile savaşmak)/; Hıı-tu-ko (Uturqar ihtimal ut (kazanmak) + r + gar); Hu (Kiu-lo-vu (po)= Kürebir); Küremür (ihtimal Küre (korunmak) + bir); Mo-ko-si-ki (Bagasıgır?); A-vu-çö (Ebirçeg veya Abırçak?); Hu-vu-su; Yo-vu-ku (Yagmur-qar); Hi-ye-vu (Ayavire/Ayabi-re=Ayamur, Aymur (yagmur, küramür gibi), krş. O uz Eymür boyu=şerefli, itibarlı) Bu uruglardan kurulu Uygur kabilesinin (boy'unun) idaresi altındaki Dokuz-o uz birli inin (bodun'unun) kabileleri de şunlardı:
P'u-ku (Buku, Tiirkçe unvan), Hun (Qun), Pa-ye-ku (Bayırku), T'ung-h (Tongra), Sse-kie (Sıqar), K'i-pi, A-pu-sse (Po-si= Si?), Ku-lun-vu-ku, A-tie (Ediz) Görüldü ü üzere, On-Uygur diye anılan birlik467 9 adet O uz b-yuna, -9 urugdan kurulu- Uygur boyunun ilavesiyle meydana gelmişti. Orhun'da Uygur "ordu"sunu (başkentini) ziyaret eden müslüman Tamîm de, hükümdardan başka, herbirinin 13'er bin savaşçısı bulunan 17 başbu dan (Bey?) bahsetmiştir. Demek ki, bunun 9'u O uz boy'u başbu u, 8'i de (hükümdarın uru u hariç) Uygur urugu başbu u idi. Uygur boyu idaresindeki 9 kabileye, Basmıl ve Karluk boylannın katılması ile birlik sayısı 11 oldu. Bir Çin kayna ına (Kiu T'ang-shu) göre de Uygur hakanlı ı 11 "vali" tarafından idare edilmekte idi.
Orhun kıyısında başkenti Ordu-balık şehri (sonraki Karabalgasun yakınında)'ni kuran ilk Uygur hakanı Kutlug Bilge Kül 747'de öldü. Yerine o lu Moyen-çor (Bayan-çor?) kagan oldu ("Tanrıda bolmış îl-Etmiş Bilge kagan". 747-759). Orhun-Selenga nehirleri arasında şine-usu gölü yakınındaki, Uygur hakanh ının ilk devri için mühim olan kitabeden anlaşıldı ına göre, hakan Moyen-çor Dokuz-o uz'ları toplamış, kuzeyde Kırgız'larla, batıda Karluk'lar ve onlara yardım eden Türgişler ve Basmıllarla, Sekiz-O uz, Dokuz-Tatar ve Çik'lerle savaşmış, bunlann hepsini kendine ba lamış, hakimiyetini Yenisey kaynakları, Çu-Talas havalisi, îç-Asya ve Kerulen'e kadar yaymış; o ullannı yabgu, şad tayin etmişti. Fakat asıl Çin üzerinde tesirli oldu. Karluklar tarafmdan desteklenen îslam kuvvetleri ile Çinliler arasında cereyan eden büyük Talas muharebesi(751)'nde Çinliler a ır ma lübiyete u ramış, Tarım havzasının Uygur'lara geçmesini sa layan ve Çin'in Orta Asya'dan çekilmesini sonuçlandıran bu savaş üzerine, Çin'de büyük hadiseler olmuştu ki, bunların en mühimi, Türk anadan do an An-lu-şan adlı bir kumandanın 200 bin kişilik bir kuvvetle Çin başkentleri Lo-yang (756) ve Lygur tuccarlarının Çin'de tahakkumlerinden do an bazı anlaşmazlıklar gi-deriidi. Yerine o lu "Ay Tanrıda kııt bıdmış Knlüg Bilge Kagan" (789-790) ve sonra bunun o lu Kutlııg Bilge (790-795) hakan oldular. Eskiden beri Çin'e karşı ilgi duyan Tibetliler o sırada Beç-balık havalisinde bulunan şa-t'o Türkleri ile anlaşarak, baskınlara başlamışlardı. Çin'i korumayı iktisadî ve kültürel sebeplerle gelenek haline getirmis olan Uygurlar, kuvvet göndererek tecavüzleri önlemek istedilerse de başarıya ulaşamadılar. îtibarı sarsılan hakan öldürüldü. Ötüken'de karışıklık çıktı. Fakat 795'de hakan olan, Ediz boyundan, sevilmiş kumandan ve idare adamı Kutlug (795-805. Ay Tanrıda ülüg bulmış Alp Kutlug Bilge Kagan) ile, sonraki "Ay Tanrıda, kut bulmuş Külüg Bilge" (805-808 ) zamanlannda bir huzur devri açıldı. ıktisadî faaliyet gelişti. ıç-Asya'nın mühim ticaret çehirlerine nüfuz edildi. Dış siyaset yönünden zamanı oldukça sakin geçen hakan "Ay Tannda kut bulmuş Alp Bil-ge" (808-821)'den sonra, "Ay Tanrıda ülüg bulmış Küçlüg Bilge" (821-833) ihtimal "Kara-balgasun kitabesi"ni diktiren hakandır ki, hükümdarlı ı başarılı geçmiş, Türkistan üzerine sarkmak isteyen Tibetlileri durdurmuş, hakanlı a ba lı Karlukların başına yeni bir yabgu tayin etmiş ve ta So d bölgesine kadar ticari münasebetlerini geliştirmiştir. Fakat, sonra memlekette huzursuzluk başgösterdi. Hakan öldürüldü, ye eni "Ay Tanrıda kut bulmuş Alp Küliig Bilge Kagan" (833-839) da bakanının tahrik etti i bir isyanda telef oldu. Gittikçe koyulaşan Maniheizm tesirleri dolayısiyle Uygurlardaki gevşemeye karşılık Yenisey bölgesinde yeni bir kudret halinde beliren ve 20 yıldan beri Orhun bölgesini baskı altında tutan Kırgızlar 840 yılında kalabalık kuvvetlerle Uygur topraklanna girdiler, başkent Ordu-balık'ı zaptederek son hakan Ho-sa(839-840)'yı öldürdüler, ahaliyi kılıçtan geçirdiler. Ötüken'de devletleri yıkılan Uygurlar kütleler halinde yurtlannı terkederek Karluk ülkesine, Çin sınırlanna ve daha kesif olmak üzere, zengin ticaret merkezlerinin bulundu u ıç-Asya'ya göçtüler.
Hakan ailesine mensup iki kardeş tarafından idare edilen bu göçten sonra Uygur tarihinin ikinci safhası başladı. Göç sırasında başlarında, kendi-eri tarafından "kagan" seçilen Vu-hi Tegin (841-846)'in bulundu u Uygurlar bir müddet bazan Kırgızlar, bazan Çinliler tarafından hırpalandıktan sonra, bir kısmı (Kan-su'da) Çin tabiiyetine girerken, di erleri Pang Tegin idaresinde batıya Karlukların ve öteki Türk boylarının yurtlarına do ru yollandılar ve her iki tarafta da devletler kurdular. Fakat bunlar artık "Bozkır Türk Devleti"nden farklı idiler ;hakimiyeti genişletme düşüncesinde olmamış, büyük siyasi çatışmalara girmemiş, başta çin hükümetleri olmak üzere , başta Çin hükümetleri olmak üzere komşularıyla dostluk ve ticaret ilişkilerini sürdürme i tercih etmiştir.
Kaynakça
^ "Ankara'nın Başkent Oluşunun 89. Yılı Kutlu Olsun" (WMV). ttk.org.tr. 2012. Erişim tarihi: 16 Ocak 2013.
^ İbrahim Kafesoğlu, Türk Milli Kültürü, Ötüken Neşriyat Yayınları, İstanbul, Eylül 2014, s.125-132
^ Jean Paul Roux Türklerin Tarihi, Kabalcı Yayınları, 2007, 23
^ Ümit Hassan Osmanlı / Örgüt-İnanç-Davranış’tan Hukuk-İdeoloji’ye İletişim Yayınları, s.112
^ İbn Fazlan Seyahatnamesi, Çev. Ramazan Şeşen, Bedir Yayınevi
^ Özkan İZGÇin Elçisi Wang Yen-Te’nin Uygur Seyahatnamesi, TTK Yay. İ, s. 60
^ http://www.dmy.info/uygurlarda-devlet/
^ Rene Grousset Stepler İmparatorluğu, TTK Yayınları, , 2011 s.138
^ V. Minorsky, „Tamīm ibn Bahr’s Journey to the Uyghurs“, in: BSOAS 12, 1948, 275-305
Uygur Kağanlığı (Çince: 回纥), 742 - 840 yıllar arasında varlığını sürdüren Türk Kağanlığı. Uygur soylularının yönetimi altında oluşmuş bir kabileler federasyonuydu.
Uygur Devleti
Çin kaynaklarında haesoqq, Vei-hoooh, Hui-ho, Hueu-hu, Wei-wu vb. şekilde görülen Uygur adının anlamı 974'te yazılan Çince bir eserde şahin süratiyle dolaşan ve hücum eden şeklinde açıklanmaktadır. Fakat bunun bir yakıştırma olduğu bellidir. Etimolojik olarak Uygur adının uy (takip etmek)+gur (Salgur gibi) tarzında ortaya çıktığı ileri sürülmüş ise de, o tarihlerde kullanılan Türkçe'de de "takip etmek" manasındaki eylem kökünün "ud-" biçiminde olduğu antitezinden hareketle sözcüğün oy (oymak, baskı yapmak) + gur ve kuvvetli bir olasılıkla uy (akraba, müttefik)+ gur şeklinde türediği savunulmaktadır. Nitekim tarihsel süreçte ortaya çıkan "On Uygur" federatif adının "On Müttefik" manasına kullanılmış olma olasılığı tarihsel gerçeklik açısından ağır basar.
Uygur adıyla ilgili bir diğer mes'ele ise İslam kaynaklarında her zaman ve Çin kaynaklarında bazen kendilerine verilen Dokuz Oğuz adının kökeni ve ne şekilde ortaya çıktığıdır. Aslında Uygurlar'dan ayrı bir budun (boylar birliği, ulus) olan dokuz Oğuzlar, Göktürk siyasî otoritesinin dayandığı topluluk idi. Bu anlamda ayrı bir etnik yapı oluşturmayıp bizâtihî Türk budununu oluşturan boylara verilen isimdi.
Zaten Çin kaynaklarında kendilerinden Türklerin dokuz kabilesi, Göktürkler'den ise "dokuz kabilenin Türkleri" diye bahsedilmesi; nitelik yönünden benzerliği ortaya koymaktadır. İşte bu Dokuz Oğuz boylarına -başka bir deyişle- dokuz adet Oğuz boyuna, dokuz oymaktan oluşan- Uygur boyunun eklenmesiyle "On-Uygur" denilen siyasal birlik ortaya çıkmıştır ve böylece Uygur adı ile Dokuz Oğuz adı birlikte ve bazen karıştırılarak kullanıla gelmiştir.
Kuruluş Dönemi
Orhun Irmağı kıyısında başkenti Ordu-balık kentini kuran ilk Uygur Kağanı Kutluk Bilge Kül iki yıllık bir hükümdarlıktan sonra 747'de öldü. Yerine oğlu Moyen-çor(747-759) kağan oldu. Moyen-çor'un etkinliklerini Orhun-Selenga ırmakları arasındaki Şine-usu Gölü yakınında diktirdiği "bengü taş"'tan izlemek mümkündür. Buna göre öncelikle aralarında hep yakın ilişkiler olan Dokuz Oğuz boylarını derledi. Ardından Orhun-Ötüken bölgesinin etrafında konan göçen ve Türkçe konuşan boyları denetimi altına alma politikası gütmeye başladı. Bu çerçevede, kuzeyde Yenisey Irmağı havalisindeki Kırgızlar'la, Altay Dağları ile Tanrı Dağları arasında bulunan Karluklar ve onlara yardım eden daha batıdaki Türgişler'le, Yenisey, Obi ve İrtiş ırmakları arasında bulunan Basmıl, Dokuz Tatar ve Çikler'le savaşmış, bunların tamamını kendi kağanlığına bağlamıştır. Bu arada savaştığı boylar arasında belirtilen Sekiz Oğuzlar'ın Göktürkler'in etrafa dağılma sürecine giren asal budunu olma olasılığı yüksektir. Böylece Türk soylu boy ve budunları denetimine alan Moyen-çor Uygur Kağanlığını sağlam temellere oturtmuş bulunuyordu.681-744 yıllar arasında faaliyet göstermiş bir Türk devletidir.
Gelişme dönemi
Uygurlar'ın Orta Asya politik sahasında etkinleşmesi yüzyılın ortalarına doğru tırmanan Arap-Çin rekabetiyle ilintilidir. Taraflar kozlarını 751 yılında Talas Irmağı kenarında yapılan savaşla paylaşmışlar, Karluklar'ın da desteğini alan İslam kuvvetleri Çin ordusunu dağıtmıştır. Çin'in, Göktürk Kağanlığı'nın çöküşü ile yayılma ve nüfus etme olanağı bulduğu Tarım Havzası'nı (Bugünkü Doğu Türkistan) tamamen boşaltmasına -bu boşluğu Uygurlar doldurdu; bütün Tarım Havzası Uygur kontrolüne girdi- yol açan bu yeni durum, Çin'de sonu gelmez olaylar çıkmasına sebep olmuştur. Bu olayların en önemlisi Soğu kökenli olup-annesi Göktürk-, Çin ordusunda etkin pozisyonda bulunan An-lu-şan adındaki bir komutanın 200 bin kişilik bir kuvvetle Çin başkentleri Lo-yang ve Çang-an'ı zaptetmesiydi. Moyen-çur, Tang imparatoru (o dönemde Çin'i yöneten hanedan) Su-tsung]'un yardım çağrısına olumlu yanıt verdi. Çin'e giren Moyen-çor başkentleri geri almakta zorlanmadı. Bunun Çin'e maliyeti hiç de azımsanamayacak derecedeydi: 20 bin top ipek ve hatun adayı bir prenses.
Gerileme ve Çöküş
Alp Kutluk Bilge ve ardılları olan ve neredeyse tamamı Ay Tengri'de kut ya da ülüg bulduklarını belirten adlar taşıyan kağanlar döneminde Tibetliler'in Çin'e baskısı iyice arttı. Üstelik bu kez Beş-balık havalisine hakim olan Şa-to Türkleri ile de ittifak kuran Tibetliler, Uygurlar'ın Çin ile aralarında kurduğu ticari, siyasî ve askerî dengeleri sarsmaktaydı. Hattâ bazı kağanların devrilmesinde Tibetliler'in Çin'e yaptıkları akınların önlenememesi etkili oluyordu. Bir ara Ediz boyundan Kutluk Kağan döneminde (795-805) refah ve huzur seviyesine çıkıldıysa da Tibetliler'in Doğu Türkistan'a sızmaları ve Kırgızlar'ın kuzeyden baskıları devletin sonunu getirdi. Maniheizm'nin gittikçe yaygınlaştığı anlaşılan ve toplum yapısı iyice değişen Uygurlar'ın hemen yanıbaşında bulunan, göçebe savaşçı özelliklerinden hiçbir şey kaybetmemiş olan Kırgızlar; 840 yılında Ordu-balıg'ı basarak son Uygur kağanı Ho-sa'yı öldürdüler, ahaliyi kılıçtan geçirdiler. Ötüken'de devletleri yıkılan Uygurlar, yurtlarını terk ederek Karluk ülkesine (Çungarya), Kan-çou'ya ve yoğun bir şekilde İç Asya/Tarım havzası'na göç ettiler
Kültür
Türk boyları arasında tarım toplumunun ilk örnekleri bu dönemde görülür. Tarım yapabilmek için şehirler kurulmuştur. Göçer hayatın izin vermediği kültür birikimi sağlanmıştır.[3] Günümüz Türk devletlerine varan birçok özellik ilk olarak Uygurlarda görülür.[4] İbn FadlanDönemin seyyahlarında Uygur kültürünün zenginliğinden bahsedilmiş, birçok dinin bir arada yaşaması betimlenmiştir. Türklerin ata dini olan tengricilik ile budizm, maniheizm, nesturi hristiyanlık bir arada ve problemsiz şekilde yaşamaktaydı.[5] Devlet özellikleri açısından Çinlilerce ilginç bulunup, incelemek için elçiler yollanıyordu. Budizme geçiş de Çinli elçiler vasıtasıyla olmuş, Uygurlar diğer kültürler altında ezilmemek için dünyada pek kabul görmeyen maniheizmi tercih etmiştir. Sonunda budist yoğunluklu, diğer dinlerin de rahat yaşandığı bir devlet ortaya çıkmıştır.[6][7] İlk hukuk, sivil örgütlenme, vergi, spor, müzik terimler bu dönemde ortaya çıkmıştır. Bozkır hayatının anarşik yapısına karşılık Uygurlarda hoşgörü ve refah içinde yaşanıyordu.[8] Bu özellikler o dönemden kalan binlerce hukuk, sivil ve devlet yazmalarında görülebilir.
Hükümdarlar
Kutluk Bilge Kül Kağan (Gulipeilo, Guli-pei-lo veya Ku-tu-lu Pi-Chia Chüeh Ko-han) (744-747), Tang Hanedanı tarafından kendisine gä Kül Qağan) (747-759) Gulipeilo'nun birinci oğlu Moyunçor Kağan,
Tengri Kağan (Tängri Qağan) (759-779) Gulipeilo'nun ikinci oğlu Bögü Kağan,
Tengri Kağan 762 yılında Mani (یین مانی Āyin e Māni; 摩尼教, Móní Jiào) dinine dönmüş, daha sonra yeğeni Tun Bağa Tarkan tarafından öldürülmüştür.
Alp Kutluk Bilge Kağan (Alp Qutluğ Bilgä Qağan) (Tun Bağa Tarkan) (779-789), 788 yılından sonra Çinliler Uygurlara Huihe (回紇 huíhé) yerine Huigu (回鶻 huígu) ismini vermişlerdir,
Külüg Bilge Kağan (Külüg Bilgä Qağan) (789-790) Alp Qutluğ'un birinci oğlu,
Kutluk Bilge Kağan (Qutluğ Bilgä Qağan) (790-795) Alp Kutluk'un ikinci oğlu, yaşı küçük olduğundan ülkeyi general Kutluk yönetmiştir.
Ay Tengride Ülük Bulmış Alp Kutluk Bilge Kağan (Ay Tängridä Ülüg Bulmıš Alp Qutluğ Uluğ Bilgä Qağan) (795-805),
Ay Tengride Kut Bulmış Alp Külük Bilge Kağan (Ay Tängridä Qut Bulmıš Külüg Bilgä Qağan) (805-808),
Ay Tengride Kut Bulmış Alp Bilge Kağan (Ay Tängri-dä Qut Bulmıš Alp Bilgä Qağan) (808-821),
Gün Tengride Ülük Bulmış Alp Küçlük Bilge Kağan (Kün Tängridä Ülüg Bulmıš Alp Küčlüg Bilgä Qağan) (821-824),
Ay Tengride Kut Bulmış Alp Bilge Kağan (Ay Tängridä Qut Bulmıš Alp Bilgä Qağan) (Kasar Tegin) (824-832),
Ay Tengride Kut Bulmış Alp Külük Bilge Kağan (Ay Tängridä Qut Bulmıš Alp Külüg Bilgä Qağan) (832-839) yardımcısı Kürebir'in batı'dan gelen Şato üç Türk boyları ile işbirliği yaptığını duyunca intahar etmiştir, ayrıca 839 yılında çok sert kış olmuş hemen hemen tüm hayvan sürüleri yok olmuş, Uygurların yaşam koşulları çok zorlaşmıştır.
Wuzong (Luji Qasar) + General Külüg Bağa (839-840).[9]
Orhun kitabelerinde, ilk defa, 717 yılındaki ayaklanmalar münasebetiyle zikredilen Uygurlar Çin kaynaklarında adlarının türlü şekilleri ile anılmışlardır: Hoei-ho, Vei-ho, Hui-ho, Huei-hu, Wei-wu vb. Uygur adının manası, 974'de tamamlanan Çince Kiu Wu Tai adlı eserde "şahin sür'ati ile dolaşan ve hücum eden" diye açıklanmaktadır. Di er taraftan, kelimenin etimolo-gique olarak "uy (takip etmek) + gur" tarzında (Sal-gur gibi) meydana geldi i ileri sürülmüş ise de, o tarihlerde Türkçede "takip etmek" manasındaki fiil kökünün "ud+" oldu u belirtilerek, Uygur adının "Oy (oymak, baskı yapmak)+gur" çeklinde açıklanabilece i veya daha kuvvetli bir ihtimal ile bu adın Türkçe "Uy(akraba, müttefık)+gur" olabilece i ve dolayısiyle "On-Uygur" deyiminin de "10 müttefik" manasında olması gerekti i bildirilmektedir. Çin kaynaklarında Asya Hunları'ndan indikleri bildirilen Uy-gurlar bir menşe efsanesine göre ataları Hun hükümdarının kızı ile bir kurttan türemiştir. Tabgaçlar devrinde (386-534) Kao-kü (Kaoche) adı ile görünmekte olup, 5. asrın 2. yarısında bir beylik kuran Uygur toplulu u o tarihlerde, bütün Yukan-Orta Asya'yı kapladı ı anlaşılan Töles'lerin bir kısmını meydana getirmiştir ki, I. Gök-Türk hakanlı ı ça ında bu durumu muhafaza ediyor ve o zaman Selenga ırma ı etrafında oturuyorlardı. 7. asrın ilk çeyre inde 6 kabileden kurulu Sir Yen t'o birli ine katılmışlar sonra P'u-ku, Tongra, Bayırku, Ediz ve Po-si adlarındaki 5 kabilesi de Uygurlar ile "ittifak ederek" hepsi "Uygur" adını almışlardır. Beyleri "Erkin" ünvanını taşıyordu. Bu sırada 50 bin savaşçı çıkardıkları bildiriliyor. I. Gök-Türk hakanlı ının çöküntüye do ru gitti i yıllarda böyle görünen Uygur beyli i Er-kin T'e-kien tarafından idare edildi. Ölümü üzerine yerine o lu P'u-sa geçirildi. Tarduç başbu u (I-nan?) ile işbirli i yaparak Kagan Kei-li'nin o lu kumandasındaki Do u Gök-Türk ordusunu ma lüp eden (630'a do ru) P'u-sa zamanında Uygurlar kuvvetlenmiş, bilhassa, P'u-sa'nın annesi Vu-lo-hun'un ciddili i ve töre hükümlerini uygulamaktaki titizli i sayesinde beylik tamamen nizama girmişti. O zaman "Erkin" yerine "ıl-teber (el-teber, Çincede Ch'i-li-fa ~ K'i-li-fa ~ Sse-li-fa ~ H?ie-li-fa ~ Hie-li-fa) ünvanı kullanılma a başlandı. Merkezi Tola nehri havalisinde olan îl-teber T'u-mi-tu, Tar-duş'ların arazisini alarak ve "9 O uz" boylarını kendine ba layarak ("On-Uygur") ülkesini genişletti, sonra güneye Huang-ho'ya kadar varan bir akın yaptı ve neticede "Ulug îl-teber" olarak Çin imparatoru tarafından tanındı (646); sonra ülkesini, Gök-Türk tarzında teşkilatlandırdı. Çin tarafından baskı altına alınmak istenen ve sonunda Çin'in tahriki ile öldürülen Tu-mi-tu(648 )'nun o lu P'o-yun, On-ok'lar "kagan"ı Ho-lu karşısında üstünlük kazanarak Taşkent yakınlanna kadar ilerledi (656). Ondan sonra yerine geçen kızkardeşi zamanında gittikçe zayıflayan Uygur beyli i nihayet ılteriş Kagan tarafından Gök-Türklere ba landı. Anlaşılıyor ki, Kapgan ve înel zamanındaki isyanlarda da ılan O uz birli ini toplayarak yine bir tlte-berlik durumuna giren Uygur boyu 740'larda Hakanlı ın Yabgu'lu u haline gelmişti
745'de, Gök-Türk iktidannı yıkarak, Ötüken'de devlet kuran Uygurlar şu 9 urug'dan meydana gelen bir birlik idi: Yaglaqar\yaglakır - hakan uru u (ihtimal yagıla + qır=düşman ile savaşmak)/; Hıı-tu-ko (Uturqar ihtimal ut (kazanmak) + r + gar); Hu (Kiu-lo-vu (po)= Kürebir); Küremür (ihtimal Küre (korunmak) + bir); Mo-ko-si-ki (Bagasıgır?); A-vu-çö (Ebirçeg veya Abırçak?); Hu-vu-su; Yo-vu-ku (Yagmur-qar); Hi-ye-vu (Ayavire/Ayabi-re=Ayamur, Aymur (yagmur, küramür gibi), krş. O uz Eymür boyu=şerefli, itibarlı) Bu uruglardan kurulu Uygur kabilesinin (boy'unun) idaresi altındaki Dokuz-o uz birli inin (bodun'unun) kabileleri de şunlardı:
P'u-ku (Buku, Tiirkçe unvan), Hun (Qun), Pa-ye-ku (Bayırku), T'ung-h (Tongra), Sse-kie (Sıqar), K'i-pi, A-pu-sse (Po-si= Si?), Ku-lun-vu-ku, A-tie (Ediz) Görüldü ü üzere, On-Uygur diye anılan birlik467 9 adet O uz b-yuna, -9 urugdan kurulu- Uygur boyunun ilavesiyle meydana gelmişti. Orhun'da Uygur "ordu"sunu (başkentini) ziyaret eden müslüman Tamîm de, hükümdardan başka, herbirinin 13'er bin savaşçısı bulunan 17 başbu dan (Bey?) bahsetmiştir. Demek ki, bunun 9'u O uz boy'u başbu u, 8'i de (hükümdarın uru u hariç) Uygur urugu başbu u idi. Uygur boyu idaresindeki 9 kabileye, Basmıl ve Karluk boylannın katılması ile birlik sayısı 11 oldu. Bir Çin kayna ına (Kiu T'ang-shu) göre de Uygur hakanlı ı 11 "vali" tarafından idare edilmekte idi.
Orhun kıyısında başkenti Ordu-balık şehri (sonraki Karabalgasun yakınında)'ni kuran ilk Uygur hakanı Kutlug Bilge Kül 747'de öldü. Yerine o lu Moyen-çor (Bayan-çor?) kagan oldu ("Tanrıda bolmış îl-Etmiş Bilge kagan". 747-759). Orhun-Selenga nehirleri arasında şine-usu gölü yakınındaki, Uygur hakanh ının ilk devri için mühim olan kitabeden anlaşıldı ına göre, hakan Moyen-çor Dokuz-o uz'ları toplamış, kuzeyde Kırgız'larla, batıda Karluk'lar ve onlara yardım eden Türgişler ve Basmıllarla, Sekiz-O uz, Dokuz-Tatar ve Çik'lerle savaşmış, bunlann hepsini kendine ba lamış, hakimiyetini Yenisey kaynakları, Çu-Talas havalisi, îç-Asya ve Kerulen'e kadar yaymış; o ullannı yabgu, şad tayin etmişti. Fakat asıl Çin üzerinde tesirli oldu. Karluklar tarafmdan desteklenen îslam kuvvetleri ile Çinliler arasında cereyan eden büyük Talas muharebesi(751)'nde Çinliler a ır ma lübiyete u ramış, Tarım havzasının Uygur'lara geçmesini sa layan ve Çin'in Orta Asya'dan çekilmesini sonuçlandıran bu savaş üzerine, Çin'de büyük hadiseler olmuştu ki, bunların en mühimi, Türk anadan do an An-lu-şan adlı bir kumandanın 200 bin kişilik bir kuvvetle Çin başkentleri Lo-yang (756) ve Lygur tuccarlarının Çin'de tahakkumlerinden do an bazı anlaşmazlıklar gi-deriidi. Yerine o lu "Ay Tanrıda kııt bıdmış Knlüg Bilge Kagan" (789-790) ve sonra bunun o lu Kutlııg Bilge (790-795) hakan oldular. Eskiden beri Çin'e karşı ilgi duyan Tibetliler o sırada Beç-balık havalisinde bulunan şa-t'o Türkleri ile anlaşarak, baskınlara başlamışlardı. Çin'i korumayı iktisadî ve kültürel sebeplerle gelenek haline getirmis olan Uygurlar, kuvvet göndererek tecavüzleri önlemek istedilerse de başarıya ulaşamadılar. îtibarı sarsılan hakan öldürüldü. Ötüken'de karışıklık çıktı. Fakat 795'de hakan olan, Ediz boyundan, sevilmiş kumandan ve idare adamı Kutlug (795-805. Ay Tanrıda ülüg bulmış Alp Kutlug Bilge Kagan) ile, sonraki "Ay Tanrıda, kut bulmuş Külüg Bilge" (805-808 ) zamanlannda bir huzur devri açıldı. ıktisadî faaliyet gelişti. ıç-Asya'nın mühim ticaret çehirlerine nüfuz edildi. Dış siyaset yönünden zamanı oldukça sakin geçen hakan "Ay Tannda kut bulmuş Alp Bil-ge" (808-821)'den sonra, "Ay Tanrıda ülüg bulmış Küçlüg Bilge" (821-833) ihtimal "Kara-balgasun kitabesi"ni diktiren hakandır ki, hükümdarlı ı başarılı geçmiş, Türkistan üzerine sarkmak isteyen Tibetlileri durdurmuş, hakanlı a ba lı Karlukların başına yeni bir yabgu tayin etmiş ve ta So d bölgesine kadar ticari münasebetlerini geliştirmiştir. Fakat, sonra memlekette huzursuzluk başgösterdi. Hakan öldürüldü, ye eni "Ay Tanrıda kut bulmuş Alp Küliig Bilge Kagan" (833-839) da bakanının tahrik etti i bir isyanda telef oldu. Gittikçe koyulaşan Maniheizm tesirleri dolayısiyle Uygurlardaki gevşemeye karşılık Yenisey bölgesinde yeni bir kudret halinde beliren ve 20 yıldan beri Orhun bölgesini baskı altında tutan Kırgızlar 840 yılında kalabalık kuvvetlerle Uygur topraklanna girdiler, başkent Ordu-balık'ı zaptederek son hakan Ho-sa(839-840)'yı öldürdüler, ahaliyi kılıçtan geçirdiler. Ötüken'de devletleri yıkılan Uygurlar kütleler halinde yurtlannı terkederek Karluk ülkesine, Çin sınırlanna ve daha kesif olmak üzere, zengin ticaret merkezlerinin bulundu u ıç-Asya'ya göçtüler.
Hakan ailesine mensup iki kardeş tarafından idare edilen bu göçten sonra Uygur tarihinin ikinci safhası başladı. Göç sırasında başlarında, kendi-eri tarafından "kagan" seçilen Vu-hi Tegin (841-846)'in bulundu u Uygurlar bir müddet bazan Kırgızlar, bazan Çinliler tarafından hırpalandıktan sonra, bir kısmı (Kan-su'da) Çin tabiiyetine girerken, di erleri Pang Tegin idaresinde batıya Karlukların ve öteki Türk boylarının yurtlarına do ru yollandılar ve her iki tarafta da devletler kurdular. Fakat bunlar artık "Bozkır Türk Devleti"nden farklı idiler ;hakimiyeti genişletme düşüncesinde olmamış, büyük siyasi çatışmalara girmemiş, başta çin hükümetleri olmak üzere , başta Çin hükümetleri olmak üzere komşularıyla dostluk ve ticaret ilişkilerini sürdürme i tercih etmiştir.
Kaynakça
^ "Ankara'nın Başkent Oluşunun 89. Yılı Kutlu Olsun" (WMV). ttk.org.tr. 2012. Erişim tarihi: 16 Ocak 2013.
^ İbrahim Kafesoğlu, Türk Milli Kültürü, Ötüken Neşriyat Yayınları, İstanbul, Eylül 2014, s.125-132
^ Jean Paul Roux Türklerin Tarihi, Kabalcı Yayınları, 2007, 23
^ Ümit Hassan Osmanlı / Örgüt-İnanç-Davranış’tan Hukuk-İdeoloji’ye İletişim Yayınları, s.112
^ İbn Fazlan Seyahatnamesi, Çev. Ramazan Şeşen, Bedir Yayınevi
^ Özkan İZGÇin Elçisi Wang Yen-Te’nin Uygur Seyahatnamesi, TTK Yay. İ, s. 60
^ http://www.dmy.info/uygurlarda-devlet/
^ Rene Grousset Stepler İmparatorluğu, TTK Yayınları, , 2011 s.138
^ V. Minorsky, „Tamīm ibn Bahr’s Journey to the Uyghurs“, in: BSOAS 12, 1948, 275-305
Kar©glan Başağaçlı Raşit Tunca